Hint heyetin ANKASAM’ı ziyaretinde ikili ilgiler masaya yatırıldı (2)

Bozuk Hindistan Dışişleri Bakanı Mobaşar Caved Akbar, Hindistan- Türkiye ilişkilerinin hareket sürecine geçtiğini belirterek haddinden fazla taraflı ve hesaplı yerine iki ülke arasındaki gelişimin üst seviyeye taşındığını gördüklerini vurguladı.

Ankara Kriz ve Yöntem Araştırmaları Merkezi’nde (ANKASAM) “Değişen Arsıulusal Konjonktürde Türkiye-Hindistan İlişkilerinde Bakir Periyot” etkinliği düzenlendi.

Etkinliğe, sakat Hindistan Dışişleri Bakanı Mobaşar Caved Akbar, eski Sefirikebir Amar Sinha,

ANKASAM Başkanı Prof. Dr. Mehmet Seyfettin Erol, Hindistan’ın mutlak araştırı kuruluşlarından India Foundation Direktörü Alok Bansal ve Izlemci Nitin Gokhale ile mümessil araştırmacı Soumya Chaturvedi katıldı.

Çarkıt Hindistan Dışişleri Bakanı Akbar, burada yaptığı konuşmada, “Bu yüzyılda Asya’nın iki demokratik gücüyüz. Coğrafya açısından bağlantıda olmasak bile bir siyasi felsefeyi paylaştığımızı söyleyebiliriz.” değerlendirmesinde bulundu.

Akbar, Türkiye’yi ziyaretleri vesilesiyle iki büyüklük arasındaki ilişkilerin ve müspet tesanüt ortamının yeniden üretim edileceğini ve ülkelerin geleceği üzere bile oylumlu adımlar atılacağını düşündüklerini dile getirdi.

Modern anlamda iki ülkenin üstelik üç ana unsura ehil olduğunu belirterek bunların, “güvenliği yakalamak ve özümsemek”, “nasyonalizm duygusunun küreselleşme açısında ayrımsız gözdağı değil, bilakis güçlendirici aynı etmen olduğunu özümlemek” ve “bağımsızlığa ayar isnat etmek” olduğunu söyledi.

Asya’üstelik ve bilcümle dünyada terörün banko meşru ayrımsız yöntem olmadığını, tıpkısı “intizar” olduğunu tabir ederek 21. yüzyılda sırasıyla Irak, Suriye ve Ukrayna meselesini tartıştıklarını dile getirdi.

Akbar, mavera yandan Hindistan ve Rusya’nın ilişkilerinin olumlu ayrımsız çerçevede sürdüğünü, savunma teşrikimesai yaptıklarını dile getirdi.

Bozuk Hindistan Dışişleri Bakanı Akbar, “Hindistan’bile Defans Bakanlığı bulunuyor ancak taarruza dayalı bir bakanlık bulunan değil. Yani talih hasis bağırsak savunmaya yönelmiş durumdadır.” değerlendirmesinde bulundu.

Hindistan adına “dengenin gücü” kavramına inandıklarını kaydeden Akbar, “Kasaba ülkelerle izlediğimiz politika çerçevesinde yaşanan husumetleri, tıpkı antagonizm seviyesine çekmemeye çalışıyoruz ve bunların de savaş biçimini almasını engelliyoruz.” ifadesini kullandı.

Akbar, Türkiye ile Hindistan arasındaki iktisadi ilişkilerin da güçlendiğine meni ederek “Himalayalar’dan vira etmek üzere atık ticari adımlarda Türkiye’nin hezel sahibi olduğunu ve Hindistan’ı desteklediğini görüyoruz. Aksiyon sürecine geçtiğimiz bu dönemde ikili olarak, çokça cepheli adına ve aynı zamanda soylu erki olarak ülkeler arasındaki gelişimin üst seviyeye taşındığını görüyoruz.” dedi.

Hindistan ve Türkiye “haddinden fazla daha diri iş birliği geliştirebilecek potansiyele eş”

ANKASAM Başkanı Erol da India Foundation’ın sadece Hindistan’ın değil, bölgenin ve dünyanın yer önde gelen önemli araştırı merkezlerinden biri olduğunu söyledi.

Türkiye ve Hindistan’ın, Asya’dan Avrupa’ya uzanan güzergahta iki oylumlu antrenör başı adına civar plana çıktığını kaydeden Erol, eş tarih, hars, ayar ve inançların üstelik tamamlayıcı olduğunu anlatım etti.

Erol, “Gelişigüzel iki devlet lehçe ve toptan siyasette çok daha tüvana aksiyon birlikleri geliştirebilecek potansiyele sahiptir.” dedi.

Dünyadaki lojistik sorunların artmasıyla Türkiye ve Hindistan’ın birbirini tamamlayıcı rollerinin koridorlar ve tedarik zincirleri noktasında haddinden fazla elan iri aynı ehemmiyet genişlik etmeye başladığını vurgulayan Erol, “Yaşanan gelişmeler tamlık toprak açısından Mutedil Koridor’u gelişigüzel geçen devir tıpkı hazar ve bolluk koridoru kendisine dolay plana çıkarmaya başlamıştır. Bu koridorun Cenup Asya- Itidalli Asya’yı Avrupa’ya cıvıl cıvıl şekilde bağlamasının ekonomik olduğu kadar, siyasal ve kültürel sonuçları dahi olacaktır.” değerlendirmesini yaptı.

Erol, Hindistan’ın Güney Asya’nın genişlik nazik devletlerinden biri ve Avrasya’nın yükselen gücü olduğunu belirterek Hindistan’ın, Türkiye ile soylu erki teşrikimesai potansiyeli olduğunu söyledi.

İki talih beyninde köklü bağların olduğunu kaydeden Erol, Millî Halas Savaşı sırasında Hindistan’dan mevrut yardımların Türk halkı vasıtasıyla tek antlaşma unutulmadığını vurguladı.

Erol, Hindistan Başbakanı Narendra Modi’nin, Cumhur Reisi Recep Tayyip Erdoğan’la Semerkant’ta görüşmesinde “birlik ikili ilişkileri gözden geçirme” vurgusu yapmasının ati dönemde ilişkilerin derinleşeceği anlamına geldiğini söyledi.

“Türkiye da inşaat açısından oldukça koskocaman ayrımsız seviyeye kazanmış durumda”

India Foundation Direktörü Bansal bile iki ülkenin ticari potansiyelinin erdemli olduğuna bel ederek inşaat sektörlerinin civar plana çıktığını söyledi.

Bansal, “Türkiye de inşaat açısından sıradan eke bir seviyeye nail durumda ve ülkede aşağılık bahis konusu alanda müteharrik haddinden fazla fazla firma var. Fakat söz konusu Hindistan olduğunda, bu firmaların çalışmalarının henüz da peş seviyelere taşınabileceğini düşünüyoruz. Bu noktada faziletli ayrımsız iş birliği potansiyeli olduğunu söyleyebiliriz.” dedi.

İki devlet arasındaki iş birliğinde öne çıkan değişik benzeri alanın ise “yenilenebilir enerji” olduğunu kaydeden Bansal, Hindistan’ın zaman ve rüzgar enerjisine ehemmiyet verdiğini anlattı.

Bansal, öte yandan Türkiye ve Hindistan beyninde defans alanında bile yetişkin iş birliğinin olduğuna bel etti.

Rusya ve Ukrayna arasındaki savaşa de değinen Bansal, “Hindistan ve Türkiye’nin konuşma yoluna gidilmesi için bile açacak ülkeler olabileceğini düşünüyoruz.” dedi.

Share: