Erdoğan: Kendileri Diledikleri Devir Diledikleri Yere Harekat Düzenleyip Bize ‘Sakın Ha’ Diyenlerin Riyakarlıklarının Farkındayız

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Malazgirt Zaferi’nin 951. sene dönümü dolayısıyla Bitlis’in Ahlat ilçesinde planlı törende, “Güney sınırlarımızı bir uçtan ayrıksı pöç, 30 km derinliğinde ayrımsız koridorla güvence altın alana kadar mücadelemizin bitmeyeceğini buradan tamam dünyaya aynı kat henüz zar ediyorum. Kendileri diledikleri ahit diledikleri yere harekat düzenleyip bize ‘Sakın ha’ diye pus sallayanların riyakarlıklarının farkındayız. Bu içtenliksiz ifadeleri katiyen dikkate almıyoruz. Ülkemizin düzenlilik önceliklerine bakarak, öz planlamamıza göre bu operasyonları sürdüreceğiz. Hep söylediğimiz üzere; bir geceleyin ansız gelebiliriz, hem üstelik temas yere gelebiliriz” dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Malazgirt Zaferi’nin 951. yıl dönümü dolayısıyla bugün Çakal Armudu’ta planlı programa katıldı. Erdoğan, burada yaptığı konuşmada kısaca şunları söyledi:

“Ahlat, tıpkısı Malazgirt gibi uzun süre boşlama edildi. Burayı yeniden bayındırlık ve diriltme ediyoruz.

Konu Anadolu olunca, konu Türk milleti olunca, bahis İslam olunca eksiksiz tıpkısı mankurtluk tavrıyla debdebeli, müstehzi, horlayıcı aynı gurur içine giriyorlar. Değme ne kadar bunların kanından dahi olsa, imanından dahi vatanımıza olan aidiyetinden şüphe duysak birlikte kendilerine ne yaptığımızı, niye yaptığımızı sunum şerha anlatmayı sürdüreceğiz. Zira Reisicumhur yerine sorumluluğumuz ve mirasçısı olduğumuz medeniyetin kodları bunu gerektiriyor.

“AHLAT VE MALAZGİRT, MEDENİYETİMİZİ YENİDEN TERFI İRADEMİZİN ADIDIR”

Çakal Armudu ve Malazgirt, geçmişi, bugünü ve yarını ile Türkiye’dir. Çakal Armudu ve Malazgirt, Anadolu’nun edebi vatanımız kendisine tescilidir. Yabani Armut ve Malazgirt, medeniyetimizi baştan yükseltme irademizin adıdır. Yabani Armut ve Malazgirt, dostlarımıza çekinmezlik, düşmanlarımıza içtinap etmek veren o yükselişimizin mührüdür. Ahlat ve Malazgirt, yıpranmamış nesillere sahip oldukları değerlerin ve vatanın bedelini hatırlatacak aynı semboldür.

“KİMSE DUADAN, TEKBİRDEN, SALAVATTAN RAHATSIZ OLMASIN”

Polisimiz, korucumuz, tıpkı inançla, tıpkı cesurca, Bedir’deki iman ordusuna büyüklüğünde uzanan bir imanla mücadelesini yürütüyor. Yakarış ile tekbir ile çıkılan hümayun bire bir mücadelede zaferin dahi gerçeklenmiş olduğuna yürekten inanıyor muyuz? İnanıyor muyuz? Tabii herkes haberi olmak zorunda değil. Herhangi Bir madde kabilinden inan de aynı baht meselesidir. Amma hiç kimsenin, fideist ve imanıyla canları pahasına uğraş eden, alın terini ve kanının bu uğurda akıtmakta tereddüt göstermeyen kahramanlarımıza saygısızlık etme hakkı üstelik yoktur. Kimse duadan, tekbirden, salavattan rahatsız olmasın. Zira bu dualar, bu tekbirler, bu salavatlar; kökeni, fideist, meşrebi ne olursa olsun, Türkiye Cumhuriyeti sınırları ortamında hayat dolu herkesin, her bir ferdin istiklali ve istikbali için verilen cansiperane mücadelenin manevi zırhıdır.

“TERÖR ÖRTGÜTLERİNİN BAŞINI EZDİK, EZİYORUZ”

Biz, bu ülkedeki beher vatandaşımızın güvenliğini, huzurunu inanca altına ahzetmek üzere terör örgütlerinin başını ezdik, eziyoruz. Cudi’da ezdik, Gabar’da ezdik, Tendürek’te ezdik, ezmeye bitmeme edeceğiz.

Biz, bu ülkedeki her bir insanımızın refahını, hayat kalitesini, standartlarını arttırmak için asırlara bedel hizmet ürettik, üretiyoruz. Tığ, 20 yılda kazandırdığımız değme yardımı, değme eseri, vatandaşlarımıza sunduğumuz temas hizmeti aha bu tatlılıkla hayata geçirdik.

Kalkınmadan güvenliğe, diplomasiden ekonomiye tek alanda mücadelemiz bitmedi, bitmeyecek. Şunu bilmenizi istiyorum: Güzeşte, Fırat Kalkanı harekatımızın altıncı yıl dönümüydü. Bu vesileyle terörle mücadelede sınırlarımız içinde ve ötesinde fariza yapan, şehitlik ve gazilik mertebelerine ulaşan yiğit askerlerimizin temas birine şükranlarımı sunuyorum. Halen sınırlarımızda ve ötesinde kahramanca savaş fail askerlerimize ve cemi düzenlilik görevlilerimize başarılar diliyorum.

“BİR GECE ANSIZIN GELEBİLİRİZ, HEM DAHI SEÇME YERE GELEBİLİRİZ”

Güney sınırlarımızı bir uçtan başka pöç, 30 km derinliğinde tıpkı koridorla garanti zer alana büyüklüğünde mücadelemizin bitmeyeceğini buradan cümle dünyaya tıpkısı posta henüz car ediyorum. Kendileri diledikleri ant diledikleri yere harekat düzenleyip bize ‘Sakın ha’ diye inç sallayanların riyakarlıklarının farkındayız. Bu samimiyetsiz ifadeleri katiyen dikkate almıyoruz. Ülkemizin güvenlik önceliklerine göre, kendi planlamamıza bakarak bu operasyonları sürdüreceğiz. Hep söylediğimiz gibi; tıpkısı geceleyin ansız gelebiliriz, hem da herhangi bir yere gelebiliriz. Bizim diğerlerinden fakrımız; kimsenin toprağında, birliğinde, yanı sıra gözümüz yoktur.

Geçmişi sömürge ve katliam lekeleriyle yoğun olan tek ülkenin, tek toplumun, Türkiye’nin bu haysiyetli, ilkeli ve adil mücadelesine saraka söylemeye hakkı yoktur. Türkiye’nin önünü iki asırdır kullandıkları yöntemlerle kesemediklerini görenlerin 2023 yaklaştıkça yeni oyunlar, kullanılmamış sinsilikler peşinde koşmaları beyhude değildir. Ama hangi yaparlarsa yapsınlar, başaramayacaklar.”



Share: