Türkiye ile Rusya ortada yapılan ‘ruble’ anlaşması yanında birçok soruyu dahi yanı sıra getirdi. Konuyla ilgili Altınbaş Üniversitesi Iktisat Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Atilla Çifter, bu uygulamanın döviz ark ve döviz açığında yarar sağlayabilmesi üzere diğer ülkelerin de Türkiye’nin ithalatında TL’yi akseptans etmesi gerektiğine dikkati çekti. Rusya ile yapılan anlaşmada ise TL’nin adının geçmediğini belirten Çifter, ruble ile ticaretin Rusya’nın öz belirlediği ve dostane sıfır ülkelere önerdiği aynı ödeme şekli olduğunu söyledi. 

Rusya ile ticaret dengesine bakıldığında durumun Türkiye’nin lehine olmadığına değinen Çifter, “Rusya’ya ihracatımız 2022 yılında Ev- Haziran dönemi için 2.5 bilyon dolardı. Bunun almanak 5 bilyon civarında olması bekleniyor. Benzeri dönemde ithalatımız ise 27 milyar dolar ve sene sonu 50 milyar doları aşacak” diyerek vukuf verdi. Çifter’e bakarak, ruble ile olabilecek ticaretin Türk ihracat şirketlerinin rubleyi kabul etmesi durumunda dahi 5 bilyon dolar civarını aşamaz. Bire Bir önceki yıl Türkiye’ye almanak 4.6 milyon Zalim seyyar geldiğinin altını çizen Çifter, Moskof turistlerin Ruble ile üstelik ödeme yapması halinde turizm şirketlerinin ruble cılız riski alması dışında bire bir sonucun olmayacağını ifade etti.  

“BILINMEYEN YAPTIRIMLAR OLABİLİR” 

Çifter yaptığı açıklamada, özge taraftan ruble ile ödemede bankacılık ve ödeme şeklinin entegrasyonu konusunda gizli yaptırımlarla sonuçlanabilecek durumlar olduğunu dile getirdi. Bu çerçevede ruble ile ticaret hem Türk şirketleri için rublenin hem ark riski hem dahi uluslararası yaptırım riskleri barındırdığına meni etti.

Rusya’de vatandaşlar rekor düzeyde döviz aldı

Rusya’nın değerli ve döviz rezervleri arttı

Rusya: ABD’nin Ukrayna’ya desteği çatışmaları uzatıyor