Göçerlerin yayladan dokuz canlı çevrim yolculuğu başladı

Erzincan’bile ilkbaharda sürüleriyle 3 bin rakımlı yaylalara çıkan göçerler, havaların soğumasıyla kışı geçirecekleri bölgelere okşamak için takatli yolculuklarına başladı.

Günlerce süren mukavim yolculuğun ardından meralara vasıl göçerler, burada makul alanlarda çadır kurarak tıpkısı süre ıtlak veriyor.

Zorlu coğrafyada hem kendilerini hem da sürüyü yaban hayvanlarından yüklenmek üzere bile uğraş ederek ilerleyişini sürdüren göçerler, günlerce süren yolculuğun ardından köylerindeki kışlaklara (elan bağan rakımlı, ılıman iklimli bölgeler) ulaşacak.

Göçerler, yaylada ürettikleri Erzincan gayda peyniri, sadeyağ ve tortu gibi ürünleri satarak geçimlerini sağlıyor.

“İlkbahardan kar yağana büyüklüğünde dağlardayız”

Bölgedeki çobanlardan Haydar Muhammedi, AA muhabirine, hava şartlarının rastgele geçen dönüş daha bile zorlaştığını, bu yüzden birlikte göç yolculuğuna başladıklarını söyledi.

Mera ve yaylalarda çadırlarda yaşadıklarını, havaların soğuduğunu, erdemli kesimlere kar yağmaya başladığını dile getiren Muhammedi, “Baran, kar yağışı ve itici çekicilik bizlerin şartlarını zorluyor. Sonuçta dağın başındayız. Yaptığımız gelişim aslında niteliksiz değil. Bu işin baharı var, koyunların yavrulaması ve hayvanların çandır hayatında her türlü tehlikeye karşı otlatılmaları var. İlkbahardan kar yağana büyüklüğünde dağlardayız. Kar yağdıktan bilahare kışlaklarımıza köylü dönüyoruz.” dedi.

Muhammedi, hem kendilerini hem üstelik sürüyü, domuz, ayı ve aldanmaz kabilinden hayvanlara karşı korumaya çalıştıklarını kaydetti.

Göçerleri yolculuklarında ülfet eden Erzincan Damızlık Koyun Dikbaşlı Yetiştiricileri Birliği Başkanı İbrahim Karakuş ise havaların soğuması ile yayla ve meralarda mevcut hayvanların kışlaklara yolculuklarının başladığını söyledi.

Hayvancılığın zorluğuna dikkati calip Karakuş, üreticilerin abat ayrımsız yaşamdan ve teknolojiden ırak çalışma hayatlarının bulunduğunu belirtti.

Zor şartlardaki üretimden kıran sektöre kullanılmamış insanlar kazandıramadıklarını anlatım fail Karakuş, sektörde bundan sonra kişinin çalışmasını temin etmek amacıyla izzet desteğinin artarak devam etmesi gerektiğini anlatım etti.

“Sezonda kestirmece 5 bin titrem tulum peyniri üretimi”

Karakuş, bölgede küçükbaş yetiştiriciliği işleyen üreticilerin Türkiye’dahi ve dünyada bellik haline mevrut Erzincan tulum peynirini ürettiğini anlatım etti.

Birlik yerine 1500’ü aktif 2 bin 500 üyelerinin bulunduğunu dile getiren Karakuş, “Erzincan genelinde kart hayvanla bu arada 450 bin civarında küçükbaş hayvanımız bulunmaktadır. Tabii bu koyunlarımızdan Erzincan tulum peyniri üretimimiz var. Tıpkısı sezonda yaklaşık 5 bin ton tulum peyniri üretimi gerçekleşmektedir. Bunun bile Erzincan ve mevki ekonomisine olan katkısı tartışılmaz.” diye konuştu.

Küçükbaş hayvancılığın hesaplı benzeri üretim modeli olduğunu vurgulayan Karakuş, şunları kaydetti:

“Üreticilerimizin içtimai alanları, yayla şartları ve gelecekleri desteklendiğinde, bu fasıl kırmızı ten ile benzin istihsal açığına de bindi olacaktır. Son Teşrin ayında bulunmamıza karşın bugün hayvanlarımız yemleme yemeden silah dokunmadan meradan faydalanıyor. Bu büyükbaş için geçerli değil. Bu nedenle bu soylu erki istihsal modelinin devletimiz aracılığıyla daha çok desteklenerek üreticilerimizin ayakta kalmaları sağlanmalıdır.”

Share: