Cumhur Reisi Erdoğan: “Türkiye ile ilgili el erki, kayırıcı hakları, matbuat özgürlüğü karnesi düzenleyenlerin bahis konusu çıkarları olunca elbet…

Reisicumhur Recep Tayyip Erdoğan, “Türkiye ile ilgili el erki, âdem hakları, matbuat özgürlüğü karnesi düzenleyenlerin bahis konusu çıkarları olunca nasıl faşizanca davrandıklarını hepimiz haddinden fazla bereketli biliyoruz.” dedi.

Erdoğan, Anadolu Yayıncılar Derneğince (AYD) Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde düzenlenen “7. Anadolu Medya Ödülleri” Töreni’nde yaptığı konuşmada, bazı medya kuruluşlarının, hükümetleri döneminde yaptıkları tıpkı kanun değişikliğine “411 halk kaosa kalktı” diyerek antet attığını hatırlattı.

Vesayet odaklarına belirtik okuntu çıkaran medya kuruluşları olduğunu, Kandil’dekileri “Yere izmarit atmıyorlar” manşetleriyle övme yağmuruna boğan basın kitap organları gördüklerini dile getiren Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Şu anda o Kandil’deki baronlar 10 yaşında, 11 yaşında, 12,13,14 yaşındaki kız yavrularının taciz edildiği merkezler haline geldi. Mösyö Kemal illet konuşmuyorsun, oraya illet sesin çıkmıyor? Diyarbakır annelerine ne tıpkısı müzakere yapmıyorsun, orayla münasebet benzeri ilişki kurmuyorsun? İşte sen kurmazsan ulus sana hizaya gelmeyi gösterecek.

Şahsımıza manşetlerden ömür biçilmesinden yıldırı eylemlerinin küşade desteklenmesine, kadınlarımıza taşlama fail köşe yazarlarından çağa katillerine topluluk çıkanlara kadar medyamızda dördüncü bukağılık ifadesiyle katiyen bağdaşmayacak kepazeliklerle karşılaştık. Hep söylediğimiz gibi tığ bugünlere vakit kaybetmeden darbecilere, çetecilere, terör örgütlerine meydan okuyarak gelmedik. Biz benzeri zamanda şahsımızı, davamızı, partimizi ve milli iradeyi kasıt düz bulaşık manşetlerle çarpışa, çarpışa bugünlere geldik.”

Erdoğan, gerçeğin ardı sıra akın etmek hesabına yerli ve global yavaş odaklarına tetikçilik yapanlara rağmen mücadelelerini yürüttüklerini vurgulayarak, “Duruşumuzu hiçbir devir bozmadık. Dalavere ve iftiraya katiyen teyit olmadık. İtibar suikastleri karşısında ansız kadem atmadık. Şayan fukaralarının tehditlerine sorumluluk eğmedik. Karşımızdakiler hangi yaparsa yapsın, tığ tamamen hakkın ve hakikatin hatırını üstte tuttuk.” diye konuştu.

” Türkiye Yüzyılı’nı medyamızla alay malay yükselteceğiz”

Milletle ve milli iradenin sesi olan matbuat eser kuruluşlarıyla müşterek akım ederek, tarihi nitelikte dayanıklı çok demokratik kazanıma imza attıklarını dile getiren Erdoğan, “İnşallah Türkiye Yüzyılı’nı de medyamızla gelişigüzel yükseltecek ve gençlerimize sevimli edeceğiz.” dedi.

Erdoğan, Türkiye’nin yaşadığı bütün bu olumsuzluklara karşın sonuç 20 yılda demokrasiyle birlikte matbuat ahlakı ve hürriyetinde da tıpkı düzem atladığını tabir ederek, şöyle konuştu:

“Ülkemizin matbuat iz tarihini bilen ve elini vicdanına koyup objektif tıpkı saymanlık yapan cümle medyamızın bugün daha bağımsız milletvekili, henüz çoğulcu, daha zengin bir yapıya ehil olduğunu kabul edecektir. Sıradan dahi 2023’ün Türkiye’sinde basın 90’lara, 80’lere, 70’lere göre haddinden fazla elan özgürdür, serbesttir, halkın gözünde çıktı itibar kazanmıştır. Hangi cenahta saha alırsa alsın matbuat yayın kuruşları birincil görevlerini bihakkın yerine getirebilme selahiyetine bizim dönemimizde kavuşmuştur.

Terörü övmediği, şiddete teşvik etmediği, dezenformasyon yapmadığı müddetçe bütün istediğini yazmakta, söylemekte, anlatım edebilmektedir. Sakat Türkiye özlemiyle yanıp tutuşanların siparişleri üzerine hazırlanan sözde raporlar bu gerçeği değiştirmeyecektir. Bunların ne bizim ne milletimizin nazarında hiçbir kıymetiharbiyesi yoktur. Türkiye ile ilgilendiren el erki, insan hakları ve matbuat özgürlüğü karnesi düzenleyenlerin söz konusu kendileri ve çıkarları olunca kuşkusuz faşizanca davrandıklarını hepimiz çokça bereketli biliyoruz. Devletin bilinmedik belgelerini bürgü çarşaf yayınlayan Fetoculara, gazeteci diye erbap çıkanlar, haddinden fazla daha süssüz meseleler için matbuat yapıt organlarının kapısına kilit vurmaktan çekinmediler.”

Erdoğan, 252 kişinin martir olduğu FETÖ’nün 15 Temmuz çarpış girişimi sonrasında kendilerini gaddarcasına eleştirenlerin, kişi ülkelerindeki darbe söylentileri karşısında ortalığı ayağa kaldırdığını belirterek, “İşte Fransa’nın halini görüyorsunuz, İngiltere’nin halini görüyorsunuz, Almanya’nın halini görüyorsunuz, elan doğacak gidiyorum Amerika’nın halini görüyorsunuz.” dedi.

Gezi olaylarını hatırlatan Erdoğan, “Esnafımızın malını, mülkünü yağmalayan vandalları kahramanlaştıranlar, eş hadisat Paris’te ve Washington’üstelik yaşandığında eylemcileri derhâl terörist zar ettiler. Fransız sokaklarını ateşe veren soluk yeleklilere ‘demokrasi havarisi’, Amerikan Kongresi’ni silahla basanlara ‘özgürlük savaşçısı’ diyen tek uluslararası medya organı görmedik, duymadık.” ifadelerini kullandı.

“Bunların hiçbirinin derdi matbuat özgürlüğü değildir, herif hakları değildir”

“Tıpkısı tekme standarda akıbet günlerde halk değiştiren benzeri toplumsal medya şirketiyle ait süreçte dahi şahitlik ediyoruz. Herhalde neresi olduğunu anladınız?” diyen Erdoğan, şöyle bitmeme etti:

“Neymiş özgürlükten ve dirilik mahremiyetinden asla taviz vermeyen bu sosyal iletişim araçları platformunun kimlerle gelişim tuttuğu, engel arkasından neler servis ettiği, nağme etmediği şahıslar ve efkâr hakkında elbet sıkı denetim uyguladığı tek yegâne ortaya çıkıyor ancak hangi uluslararası iletişim araçları organları hangi birlikte kayırıcı hakları kuruluşları bu skandallar karşısında hiçbir aksülamel göstermiyor. Ağızlarını her açtıklarında Türkiye’yi sansürcülükle suçlayanlar, sansürün daniskasını yapanlar üzerine tek bir lafız bile etmiyorlar. Milyarlarca insanın bildirişim hakkını gasbedenler hiçbir husus kabak gibi el erki ve özgürlüklerden dem vurmaya devam ediyor.

Sadece bu örnekler bile ülkemizi eleştirenlerin hangi büyüklüğünde çöp tenekesi ve düzensiz ayrımsız sicile eş olduklarını kanıtlama etmeye yeterlidir. Bunların hiçbirinin derdi matbuat özgürlüğü değildir, adam hakları değildir, el erki asla değildir. Bunların yegâne derdi kişi şaz düzenlerini ayakta ağrımak, Türkiye üzere tekerlerine değnek sokan ülkelerin önünü seçme türlü uzlaştırıcı, yalanı, iftirayı kullanarak kesmektir amma artık Türkiye’nin önünü kesemeyeceksiniz. Onlar çarkıt Türkiye’birlikte kaldı. Şimdi eskimemiş Türkiye var, bakir Türkiye Yüzyılı var.”

Erdoğan, teknolojideki gelişmelerin yanı sıra bakir bildirişim mecralarını da getirdiğine dikkati çekerek, eskiden gazetecilik mesleğiyle uğraşanlara galiba imkanların daha çok genel ağ bağlantılı çökertme telefonuna ehil bütün eliyle kullanılabildiğini söyledi.

Herhangi tıpkı sınırlama olmadan herkesin denk şartlarda üye olabildiği global toplumsal iletişim araçları platformlarının adeta biricik kişilik medya mecraları ortaya çıkardığını dile getiren Erdoğan, şunları kaydetti:

“Bu buut bilginin aceleci dolaşımına ulama mizan beraberinde gelişigüzel nev yalanın, iftiranın, çirkinliğin dahi önünü açmıştır. Dolma fen vakit kaybetmeden insanı değil, günümüz demokrasilerini üstelik yıldırma fail unsurlardan biri haline gelmiştir. Maalesef bu hastalık iletişim araçları kuruluşu sıfatıyla ruh örümcek yapıları de sarmıştır. Meydanı hangi titr ve saikle olursa olsun insanların haklarına, hukuklarına, onurlarına, mahremiyetlerine saldırarak kendini var etme veya yarar terazi peşinde koşanlara bırakamayız. Burada sizlerin haddinden fazla koca görevleri var. Özellikle özellikle yerel medyanın haddinden fazla ama çok yetişkin görevi var. Bize ülkeyi diyet yetkisi veren milletimiz, başka yapıt ve hizmetler beraberinde kendinin bu çerçevedeki hak kontrol ve haysiyetini esirgeme sorumluluğunu üstelik üzerimize yüklemiştir.”

Erdoğan, sabık aylarda Mecliste akseptans edilerek yürürlüğe giren ve kamuoyunda dezenformasyon yasası yerine aşina türel düzenlemenin gerisinde da bu gayenin olduğunu vurgulayarak, şöyle konuştu:

“Gerçi biliyorsunuz, birileri bir lahzada bu yasanın bazen maddelerinin iptali üzere Temel Mahkemesine koştu amma Mecliste anca yapmadılar. Fikir birliğiyle daha çok, bir lahzada peşi sıra Esas Mahkemesine gittiler. Bu hangi kefaret, bu ne gözleme turşusu. Hele genel ağ üzerinden yürütülen iletişim araçları faaliyetlerini idari ve türel zemine oturtmayı amaçlayan bu aranjman, asli patika olarak bu işi yapanları yetişkin ölçüde rahatlatmıştır. Böylelikle imdi tezyifkâr gazetecilik faaliyeti yürütenler ile gazetecilik görüntüsü altında şarlatanlık yapanların ayrımı henüz de kolaylaşmıştır. Bu aranjman kapsamında resmi ilanların im mecralarına genel ağ veri sitelerinin de eklenmesiyle tıpkısı adaletsizlik giderilmiştir. Domates Dolması ve kusurlu bilgelik yayanlar amacıyla getirilen müeyyidelerle halkın genel ağ medyasına olan güvenin güçlendirilmesi amaçlanıyor.”

Erdoğan, gelişigüzel alanda olduğu kabilinden medya mecralarında birlikte yönetsel ve hukuki düzenlemelerden henüz önemlisinin sağtöresel ilkeler olduğunun altını çizerek, “Aşina olduğu amacıyla enflasyonla mücadele kapsamında fahiş karşılık artışlarına karşı kamuoyunu ihtar ederken bile aynı hatırlatmayı yapıyoruz. Ahlaki ilkeleri ağız ağıza tıpkı kenara bırakarak, Cenabıhak korkusu, kuldan perde duygusu olmadan hemen ferdî çıkar, kar, algı hırsıyla cereyan edenleri tek ayaklık, hiçbir kaide durduramaz. Bunlar temas kuralın arkasında dolap gibi dönecek, dolaşacak, değme kaideyi aşacak sinsi bire bir misil bulurlar.” diye konuştu.

Türkiye Yüzyılı vizyonunun başlıklarından birini “değerlerin yüzyılı” olarak belirlemelerinin sebebinin dahi bu olduğunu tamlayan Erdoğan, sözlerini şöyle tamamladı:

“Aileden başlayarak, eğitimin yekpare kademelerine ve faaliyet hayatına büyüklüğünde gelişigüzel alanda insanlarımızı, medeniyetimizin değerleriyle buluşturacak benzeri iklim düz yazı etmeyi hedefliyoruz. Tek zahir iletişim araçları bu gayretin hem bildirme koca unsuru hem dahi taşıyıcısı olacaktır. Küçük Asya medyasının ise ismine uygun şekilde bu mücadelede yeryüzü civar safta kayran alacağına inanıyorum. Sizlerin şahsında hakkın hatırını yere düşürmeyen cemi gazetecilerimize, iletişim araçları kuruluşlarımıza esasen teşekkürname ediyorum. Bu duygularla aynı misil henüz 7. Rum Iletişim Araçları Ödülleri’hangi müstahak tanıdık isimleri ve kurumları gene tebrik kartı ediyorum.”

“Ezandan, Cumhuriyet’ten, bayraktan yana tarafız”

AYD Umumi Başkanı Sinan Belgit da törende yaptığı konuşmada, Anadolu medyasına verdiği değer üzere Reisicumhur Erdoğan’a şükranlarını sundu.

DÜRÜST Parti’nin, 20 almanak iktidarında, ulaşımdan sağlığa, tarımdan milli savunmaya büyüklüğünde binlerce şişman projeye imza attığını hatırlatan Senet, “2023 hedefleri doğrultusunda bile bu yönde hamle atmaya devam ediyorsunuz fakat bize göre sunma önemli projeniz, Rum insanına özgüven vermeniz, ‘ayağa kalkın, siz dahi yapabilirsiniz’ demenizdir.” ifadelerini kullandı.

AYD’nın çizgisi ve duruşu olan bir sivil toplum kuruluşu kendisine, yerli medyanın sorunlarını çözmek üzere uğraştığını tamlayan Hüccet, “Biz tarafız, ezandan, Cumhuriyet’ten, bayraktan yana tarafız. ‘Tarafsızız’ diye PKK fen sitelerine dürü verenler kabilinden değiliz. Biz, ‘tarafsız gazeteciyiz’ diye, bu ülkenin dinine ve bayrağına taşlama edenlerden değiliz.” dedi.

TÜRKSAT uydu fiyatlarının indirilmesini arzu fail Burhan, millî ve evcil medyanın benzeri peyk ücretini ödememesi gerektiğini söyledi.

Telif haklarıyla ilişik radyoların sorunlarının bulunduğunu nâkil Burhan, bununla ilgili çalışmalar yapıldığını kaydetti.

Bakir sâdır 7418 dar yasa ile internet medyasının sürekli iz olarak kabul edilip, internet bilgi sitelerine resmi ilanlardan faydalanma hakkı verildiğini anımsatan Hüccet, bu gelişmeyi medyanın geleceği üzere haddinden fazla yüce bir aşama olarak gördüklerini vurguladı.

Kullanılmamış tıpkısı düzenlemeyle, radyo ve televizyonlara de resmi zar hakkının tanınmasını irade fail Senet, “Herkese teşekkür ediyorum. Arz çok teşekkürü da Sayın Cumhurbaşkanım zatıalinize ediyoruz. Bizler, sizlerden cesurluk alarak yayınlar yapıyoruz. İnşallah gelecek yıl, yine burada, başkanlığınızda, gene bu töreni yapmayı gönül ediyoruz.” dedi.

“Dünyaya derece veren tığ varız”

Konuşmanın peşi sıra Cumhurbaşkanı Erdoğan’a duvar saati bağış eden Sinan Hüccet, “Sayın Cumhurbaşkanım, bu saat ‘Vakit, Erdoğan vakti, acun lideri Erdoğan’ anlamını taşıyor.” ifadelerini kullandı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan de “Bu hediyenin zarfında ‘Erdoğan vakti’ ifadesi var, ‘dünya’ var, ayrımsız üstelik tabiatıyla şu anda dünyaya değer veren tığ varız.” karşılığını verdi.

Daha bilahare jürinin yaptığı istimara sonucu türe kazanan medya mensuplarına ödülleri, Cumhurbaşkanı Erdoğan vasıtasıyla verildi.

“Yetenekler” kategorisinde “Kalp ile Ege’den” ve “Güneydoğu Starını Arıyor ” programlarıyla Deniz Doğan, Ceren Tevazulu ve Çiğdem Doğan ödüle layık görüldü.

“Program Ödülleri”ni ise “Birsen’le Karadeniz Kervanı-Birsen Ertan”, “Ebedi Kahramanlar-Asilhan Yılmaz”, “Anadolu Motifleri Kardelen-Yunus Akgül” ve “Spor Ateşi-Cihat Altun” programları kazandı.

Aile fotoğrafı çektirildi

“Yılın Yerel Radyosu” ödülü Elazığ’de kitap özne Fırat FM’e, “Yılın Evcil Radyo Yöneticisi” ödülü Ostim Radyo’dan Gülay Kankalp Çetin’e, “Yılın Yerli Radyo Programı” ödülü “Bam Teli” programıyla Makbule Ünal’a, “Yılın Genişlik Çokça Dinlenen Yerli Radyoları” ödülü ise İzmir İmbat FM ve Kastamonu FM’e verildi.

“Yılın Evcil Gazetesi” ödülünü Elazığ’dan Turan gazetesi, “Yılın Evcil Ceride Muhabiri” ödülüne Kayseri Eskimemiş Doğan gazetesinden İsmail Delice, “Yılın Evcil Köşe Yazarı” ödülüne Gaziantep Olay gazetesinden Erol Maraş, “Yılın Yerel Ceride Yöneticisi” ödülüne Semra Aman Akyürek, “Kalburüstü Kariyer” ödülüne Malatya Songöz gazetesinden Nihal Ağca, “Yılın Domestik Gazete Hakem Heyeti Hususi Ödülü”hangi ise Adım gazetesinden Dirimsel Nizamoğlu müstahak görüldü.

Törene Reisicumhur Yardımcısı Fuat Oktay, Eriştirme ve Enfrastrüktür Bakanı Adaletli Karaismailoğlu ve Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun de katıldı.

Tören sonrası Cumhur Reisi Erdoğan, ihsan alanlar ve katılımcılarla familya fotoğrafı çektirdi.

Share: