CHP Umumi Başkanı Kılıçdaroğlu, Niğde’de partisinin ekip toplantısında konuştu: (1)

CHP Genel Başkanı Eksiksizlik Kılıçdaroğlu, “Kul hakkı yiyenlerle katiyen helalleşmeyeceğiz. Cesim Yaradan’ın birlikte huzuruna köle hakkı yiyen kimesne çıkamaz, çıkmamalı. O yüzden tığ sevgide, barışta, dostlukta, kalbimizi kırdıysak bu çerçevede oturacağız, kucaklaşacağız helalleşeceğiz.” dedi.

Çeşitli programlara katılmak amacıyla Niğde’ye gelen Kılıçdaroğlu, Niğde Ekin Merkezi’nde partisinin kol toplantısında yaptığı konuşmada, kentin elan fena hâlde ve geniş tıpkı derinti salonuna ihtiyacı olduğunu söyledi.

Bir kenti kent eden alanların parklar ve toplantı salonları kabilinden halkın eş alanlar olduğunu tamlayan Kılıçdaroğlu, “Derinti salonları takkadak siyaset üzere değil, düşünürlerin, yazarların, çizerlerin, emeklilerin gelip konuştuğu, haklarını irade ettiği mekanlardır benzeri zamanda. Güruh salonları bizim hayatımızda önemlidir. Burada süfli bir salonda çokça neşeli aynı ortamdayız. Kısa ve halis konuşacağım, beni anlayışla karşılayacağınıza inanıyorum.” ifadelerini kullandı.

Niğde’nin tarımda çokça gür bir yerde olduğunu fakat yöntem kurumunun, devleti yönetenlerin Niğdelilere verdikleri sözleri tutmadığını kaydeden Kılıçdaroğlu, şöyle bitmeme etti:

“‘Niğde’ye havaalanı yapacağız’ dediler, tek bire bir başlı çakılmadı. ‘Lojistik imla merkezi’ dediler, 20 yıldır yapılmadı, ‘faziletkâr acul katar buradan geçecek’ dediler, 20 yıl geçti yapılmadı. ‘Enerji his alanı olacak burası’ dediler o de olmadı. ’10 bin şahsiyet stadyum yapacağız’ dediler, 7 bine düşürdüler, çivisi bile çakılmadı. Siz geçmiş Niğde’ye yakışan bire bir konuşma salon yapın. Biz bunların tamamını nüfuz olunca yapacağız, göreceksiniz. Niğde’ye, Kayseri’ye, Nevşehir’e neler yapılıyor, göreceksiniz. Anadolu’nun içini boşalttılar, seçkin şeyi nazik metropollere taşıdılar. Buradaki fakir fukara üniversiteyi mütemmim gepegenç pırlanta kabil evlatlarımız büyükşehirlerin varoşlarında gelişim arıyor. Burada üretimlik yapılamaz mı, yapılabilir. Mersin’e çok mümasil bura, aktif bire bir demir yolu zıkkım olursa buradaki fabrikadan oraya ürünleri taşıyabilirsiniz, dünyanın temas namına ihracat yapabilirsiniz. Bunların tamamını inşallah biz yapacağız, göreceksiniz.”

Türkiye’bile tarımın stratejik devir olduğunun henüz kavranamadığını anlatan Kılıçdaroğlu, dikici üretmezse herkesin açgözlü kalacağını dile getirdi.

Pek haddinden fazla tarım ürününün ithal edildiğini rapor fail Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti:

“Tarımı mühim büro olmaktan çıkardıkları üzere Türkiye tarımda dışa sınırlı ülkelerden biri haline geldi. Mercimek haricen, cilt haricen, hayvan, nohut, ağızotu, saman haricen. Aklınıza hangi gelirse haricen gelmeye başladı. Türkiye’nin buradan çıkması geçişsiz, bunlar çıkaramazlar. Sebep bunu bu büyüklüğünde ayan ve kemiksiz söylüyorum? Zira bunlar alın terinden yana değiller, üretenden yana değiller, bunlar 5’li çeteden yanalar, kaynakların tamamını 5’li çeteye veriyorlar. Peki Mösyö Eksiksizlik hangi yapacak? 5’li çetelerden tamamını alacağım ve bu ülkeye, millete tamamını vereceğim. Kul hakkı yiyenlerle asla helalleşmeyeceğiz. Makro Yaradan’ın bile huzuruna kul hakkı yiyen kimesne çıkamaz, çıkmamalı. O yüzden tığ sevgide, barışta, dostlukta, kalbimizi kırdıysak bu çerçevede oturacağız, kucaklaşacağız, helalleşeceğiz. Birbirimize selam diyeceğiz, ayrımlı düşüncelerde üstelik olsak sevgiyi, saygıyı ihmal etmeyeceğiz. Ama bunların yaptığı kadar paraları alıp bire bir apaz rantiyeye teslim etmeyeceğiz.”

Tarım Cesaret Kooperatiflerindeki bazı ürünlerde fiyatların düşürüldüğünün belirtildiğini aktaran Kılıçdaroğlu, “Kardeşim düşüreceksen Tarım Güven Kooperatifinin matbu fabrikası var, oradaki fiyatları düşür, çiftçi muhtel matbua alsın. Ona gelince bulunmayan.” dedi.

Rekabet Kurulunun basılmış fiyatlarıyla ilişkin aldığı ayrımsız kararı paylaşan Kılıçdaroğlu, şunları söyledi:

“Matbua fabrikalarının fiyatları yüksek tutma konusundaki teşrikimesai hakkında değişmeyen aldı ve bunlara haddinden fazla güç cezalar yazdı. 7 trilyon 315 bilyon 759 milyon 390 bin 184 liralık. Bunların zarfında Ekincilik Cesaret Kooperatifinin kuruluşu olan Gübretaş bile var. Bu 6 matbu fabrikası tıpkı araya gelip eş hareket ediyorlar, çiftçiye pahalıya tezek satıyorlar. O zaman bu kuruluşun yöneticileri kimdi, demincek neredeler? Gazeteci arkadaşlarımız araştırsın. Fellah üretmesin diye uğraşıyorlar, dikici üretmesin kim 5’li çete daha mebzul yararlansın. 5’li çete dışarıdan dünyalık da getirecek, ithalat da yapacak. Seçme şeyi onlar getirecekler, gene onlar kazanacaklar, kaybeden esasen çiftçimiz olacak.”

Artvin’in Yusufeli ilçesine selam gönderen Kılıçdaroğlu, kıyamet zımnında ilçenin taşınacağını fakat ekol, yol, şifahane ve ev gibi ihtiyaçlar karşılanmadan halkın taşınmaya sadık bırakıldığını, şu zaman hep gelişim yerlerinin merbut olduğunu, halkın bu durumu protesto ettiğini aktardı.

Kaynakların serbest kitlelerden alınarak bire bir avuç kişiye nakil edildiğini öne süren Kılıçdaroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Hepimiz, yeni doğma bala birlikte yükselen fiyatlarla yaşadığımız enflasyonla bire bir avuç kayırıcı dirimsel grubuna milyarları aktarıyoruz. Düzem korumalı tevdiat sahipleri, parayı getirip yatırıyorlar, dolar garantisi var, ürem garantisi var, ‘senden on paralık rüşvet almayacağız’ diyor, bir bile ‘gergin yüreklilik vereceğim’ diyor. Tamam buradan 6 ayda milletin sırtına yüklenen nedir? 60 bilyon 500 milyon lira 5 ayda. Taş atıp kolu yorulmadan, bire bir yegâne karşı teri damlatmadan 60 milyar 500 milyon TL para veriyorsunuz. Bakmayın siz faizin düştüğüne falan, kimin faizi düştü? Niğdeli esnafa sorun, bankaya gidip emniyet alsın, repo düştü mü düşmedi mi? Bankalar, Suret Bankasından güven alırken repo düşüyor, o bağan faizle emniyet alıyorlar, mülhak nema koyup millete satıyorlar. Bankaların ev yüzde 400. Niğdeli esnafa, sanayiciye, göçüm şoförüne, çiftçiye soruyorum, siz yüzdelik 400 kar elde ettiniz mi? Yüzdelik 400 kar sağladılar, hangi politikayla? Bunların uyguladığı politikalarla.”

(Sürecek)

Share: