Zonguldak afiyet haberleri | Zonguldak’ta 50 yıldır yüz kemiğinde kurşunla kıvrak parasız ameliyat edildi

Zonguldak’ta 50 yıldır yüz kemiğinde mermi kâin 63 yaşındaki züğürt, ameliyatla sağlığına kavuştu.

Çaycuma ilçesi Akçahatipler köyünde durma eden Kazim Herif’nın yüzüne, 50 sene ilk nereden geldiği belirlenemeyen mermi intişar etti. Kaldırıldığı hastanede koku alma organı ve para cüzdanı kemiği birleşim namına yerleşen kurşun çıkarılamayan Kayırıcı, tedavisinin ardından taburcu edildi.

Elan sonradan “tıpkı zararı yok” düşüncesiyle kurşunu aldırmayan Kayırıcı, antlaşma içerisinde koku ahiz güçlüğü çekmeye başladı.

Başvurduğu birkaç merkezde kurşunun çıkarılmasının arkası sıra muhtemelen etkilerinin olabileceğinin söylenmesi üstüne operasyon olmaktan çekinen Kayırıcı, sonuç yerine Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi (BEÜ) Afiyet Uygulama ve Araştırı Hastanesine başvurdu.

Kulak Koku Alma Organı ve Boğaz Hastalıkları Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Deniz Baklacı ve ekibi eliyle yapılan tetkiklerin ardından ameliyata alınan Eş, tahminî 2 saat süren ameliyatla kurşundan kurtuldu.

“Haddinden Fazla nadir görülebilecek bir tabloydu”

Doç. Dr. Bahir Baklacı, gazetecilere, hastanın burundan nefes ahiz güçlüğü, burun giriş deliklerinde tıpkısı yığın dolayısıyla kendilerine başvurduğunu söyledi.

Hastanın 50 sene geçmiş rast eseri yüzüne mevrut ve içeride küsurat tıpkısı kurşunun çıkarılmadığını öğrendiklerini tamlayan Baklacı, “Tomografi görüntülemeleriyle kurşunun içeride olduğunu tayin ettik. Kurşunun çıkarılması gerektiğini hastaya önerdik, hastamız birlikte bu durumu kabul etti.” dedi.

Baklacı, otama sürecine süratle başladıklarını aktararak, şöyle bitmeme etti:

“Hastanın şansı şu kim mermi beden yoluyla bire bir apotr dokuyla kaplanmış ve bire bir kütle halini almış. Büyük ihtimalle dahi hastada yan etki yapmamasının nedeni bu ecnebi vücut aracılığıyla korunaklı aynı ayla mevrut olmasıydı. Operasyon 2 saat büyüklüğünde sürdü. Kurşunu ve etrafındaki o havari sıkıntısız doku tabakasını her yüz kesiği olmadan endoskopik kendisine çıkardık. Mermi yekpare namına beniz kemiğine yerleşmişti. Burunda ecnebi eğin kalın karşılaştığımız tıpkı ebat ama alelumum çocuk popülasyonlarında oluyor. Bunları er yakalarsak serian çıkarıyoruz, geç yakalarsak bunlar tekrar aynı ecnebi üst haline geliyor. Geçmeyen koku alma organı akıntıları, çığlık semptom, nişanlık kabul etme bozukluğu kabilinden şikayetlerle hastalar bize geliyor amma bu hastada tanıdık, çokça eşsiz görülebilecek aynı tabloydu.”

Hastanın beş altı merkeze başvurduğunda kurşunun çıkarılabileceğinin ancak belli komplikasyonların olabileceğinin anlatıldığını, hastanın dahi bu durumlardan korkarak bu zamana büyüklüğünde işler almak istemediğini tabir eden Baklacı, hastaya sağlığına kavuşturdukları için bahtiyar olduklarını sözlerine ekledi.

Kazim Âdem dahi 13 yaşında bakkaldan çıktığı tam namına kurşun eski ettiğini dile getirerek, “O sırada burnumda bir yanma oldu. Elan bilahare bire bir zararı yok diye niteleyerek kurşunu aldırmadım. Sonra İstanbul’a geldim. Hem koronavirüs vardı hem da ‘riskli’ dediler. Bir zararı olmasaydı gene aldırmayacaktım. Gittiğim tıpkı hekim, ‘Aldırmasan daha iyi.’ dedi. Nedenini sordum. ‘Bu riskli.’ dedi. Tığ de vazgeçtik. Köye geldim, durumu muhtara söyledim. O birlikte yardımcı oldu, deminden iyiyim.” diyerek konuştu.

Share: