Türkiye’nin idmansız çelik üretimi azaldı

Türkiye Polat Üreticileri Derneğinden (TÇÜD) alınan bilgiye göre, Türk polat sektörü 2022’nin önceki 6 ayını istihsal ve ihracatta düşüşle tamamladı.

Kabak çelik üretimi haziranda 2021’in bir ayına göre yüzdelik 13,1 azalışla 2,9 milyon tona, eş-haziran döneminde ise sabık yılın benzeri dönemine göre yüzdelik 4,6 düşüşle 18,9 milyon tona geriledi. Haziran ayında Türkiye, çelik üretimi yer çokça gerileyici ülkeler beyninde yer aldı.

Sonuncu mamul tüketimi haziranda almanak bazda yüzdelik 0,5 artışla 2,6 milyon tona çıkarken, yılın önceki 6 kocaoğlan itibarıyla yüzdelik 3,4 düşüşle 17 milyon tona indi.

İthalat almanak bazda arttı

Çelik ürünleri ihracatı haziranda sabık yılın aynı ayına nazaran hacim bazında yüzde 17,9 azalışla 1,5 milyon tona gerilerken, değer bazında yüzde 4,7 yükselişle 1,6 milyar dolara daha çok.

Bu yılın ev-haziran döneminde dış satım güzeşte yılın aynı dönemine bakarak hacim itibarıyla yüzde 8,1 azalışla 8,5 milyon tona düşerken, değer bakımından yüzde 25 artışla 8,3 milyar dolar seviyesine ulaştı.

Haziranda dış alım yıllık bazda miktarda yüzdelik 9,6 artışla 1,3 milyon ton, değerde yüzdelik 29,1 artışla 1,5 milyar dolar oldu.

İthalat önce 6 aylık dönemde ise tutar bazında yüzde 5,9 azalışla 7,7 milyon ton, ayar bazında ise yüzde 28 yükselişle 8,5 bilyon dolar seviyesinde gerçekleşti.

İhracatın ithalatı karşılama oranı, 2021’in evvel yarısında yüzde 100,5 iken 2022’nin ayrımsız döneminde yüzdelik 97,9’a geriledi.

“Üretimde daralma yordam kazandı”

TÇÜD Umumi Sekreteri Veysel Bihaber, Türkiye’nin bu yılın ilk çeyreğinde düşüş eğilimine giren polat üretiminin, dünya ortalamasındaki düşüşe bakarak elan mütevazi seviyelerde seyrettiğini söyledi.

İkinci çeyrekte ise üretimdeki daralmanın hız kazandığını tamlayan Aymaz, yılın önce yarısı bakımından dünya polat üretimi ile Türkiye’nin üretimi arasındaki farkın kebir ölçüde daraldığını ifade etti.

Malumatsız, diğer taraftan, icap himayeci yaklaşımlar gerekse dış talepteki daralma eğilimi cihetiyle polat ürünleri ihracatında yılın geçmiş yarısında yüzde 8, haziranda yüzde 17,9 tevessül etmek üzere tehlikeli göçük gözlendiğini dile getirdi.

Zalim üreticilerin yaptırımlar sonrasında arsıulusal piyasalarda almaç bulamamaları dolayısıyla bu ülkedeki yetkililerin polat ihracatını desteklenmiş edecekleri yönünde açıklamalarda bulunduğuna dikkati çeken Vukufsuz, şöyle devam etti:

“Antrparantez hurda ihracatında kotayı aşmayan ülkeler üzere ton başına 100 euro, kota aşımı fail ülkeler için ton başına 290 euro rüşvet uygulamasıyla Rus çelik üreticilerine kötümser hurda realizasyon etme imkanı sağlanmıştır. Eksiksiz bu düzenlemeler, Türkiye pazarının alımlı konuma gelmesine kez açarak Moskof ihracatçıların Türkiye piyasasına yoğunlaşmaları sonucunu doğurmuştur.

Neredeyse hurda fiyatlarına mail fiyatlarla gerçekleştirilen Rusya’dan kütük demir ithalatının yılın önce çeyreğine nazaran ikinci çeyrekte 5 misli artış göstermesi, çelik sektörümüzü ters yönde etkilemiştir. Türkiye’de bazen tesisler üretimlerini durdurmuş, bazıları ise kol sayısını azaltmaya başlamışlardır. Bu gelişmeler ışığında, Rusya’dan yapılan kütük ithalatındaki artışın kontrol altına alınması, polat sektörümüz açısından majör benzeri ülkü haline gelmiştir.”

Kabak, Ticaret Bakanlığınca, TÇÜD’ün başvurusu konusunda başlatılan soruşturmanın tamamlandığını anlatım etti.

Malumatsız, 7 Orak Ayı 2022 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan bildirimle Avrupa Birliği (SU) ve Güney Kore menşeli hamam haddelenmiş müstevi çelik ürünlerine yönelik yüzdelik 7 ile yüzde 12,8 arasında değişen oranlarda damping marjı uygulanmasına hükmedilmesine ilişkin kararın, Türkiye’nin, dünyada korumacılık eğilimlerinin arttığı tıpkısı dönemde kendi çöz piyasasına müteveccih dampingli ithalata cebin duygunluk göstermesi açısından olumlu tıpkısı gelişme yerine değerlendirildiğini söyledi.

KUL, SU ve dayanabilen çokça ülkenin Türkiye’ye uyguladığı himaye tedbirleri ve damping vergilerinin gözden geçirilmesinin ehemmiyet taşıdığını vurgulayan Bilisiz, “Dahilde İşleme Rejimi (DİR) kapsamında yapılan ithalatın yurt içi tüketimdeki yüzde 40’ı aşan payı dikkate alınarak, DİR uygulamasının tezce gözden geçirilmesi, yılın ikinci yarısında durumun henüz bile ağırlaşmaması açısından dirimlik önem sunma etmektedir” dedi.

Kâh polat ürünlerinin ithalatında dampinge cebin önlem

 

Linyit üretimi 6 milyon tonun üstünde

 

Türkiye’de istihsal krizi yaşanıyor

 

Share: