Başbuğ Çıpa: “Sinsice yapılaşmaya asla izin etmeyeceğiz”
SAMSUN – Samsun Büyükşehir Belediye Reisi Mustafa Demir, uğrun yapılaşmayı ve hesapsızca alana çatı yapmayı Samsun’un ve Türkiye’nin gündeminden derk etmek zorunda olduklarını söyledi.
Samsun Büyükşehir Belediye Meclisi mart ayı geçmiş toplantısı Belediye Reisi Mustafa Demir başkanlığında yapıldı. Büyükşehir Belediyesi Meclis Toplantı Salonu’nda yapılan toplantıda 30 gündem maddesi görüşüldü. Toplantıda ruzname maddeleri henüz kapsamlı görüşülmek üzere ait komisyonlara devretme edildi. CHP ve MHP gruplarından mevrut soru önergelerini cevaplayan Başkan Mustafa Çıpa, Samsun özelinde çatı stoku, hareket riski, bayındırlık planları ve binaların durumu karşı açıklamalarda bulundu.
Alınan önlemlerin katkısını üstelik ihmallerin sonuçlarını birlikte bu zelzele felaketinde gördüklerinin altını çizen Başbuğ Mustafa Çipo, “Depremle ilişkin baktığımızda yıkılan binaların 2000 yılından ahir binalarda yüzdelik 1’i bulmadığı görüldü. Mevcut düzenlemeye akla yatkın yapılan binaların ayakta kaldığı, hasar almadığı belirlendi. Çok azında, o birlikte imal hatasından kaynaklı bire bir katabolizma oldu. Samsun’da birlikte Türkiye’birlikte da uzanım buna benziyor. Geçmiş depremlerde de hakeza oldu. İmar planlarında, dayanak etütlerinde jeofizik raporlar ve tetkikler ile güçlükle bölgeleme makro. İmar planlarımızın tekrardan değerlendirilmesindeki anne nedenlerinden aynı tanesi da bu çalışmaların yine baştan metin ayrımsız şekilde yapılmasıydı. Henüz geçmiş meclislerde üstelik bu planları görüştük. Bu laf mesleğim ve Ümran Bakanlığı de yaptım. Türkiye’de kentsel dönüşümü gündeme getiren isimlerden birisiyim. Ayrımsız yapıda inşaatın prizinin sulanması, demirin bağlanması kabilinden konular çok muhteşem. Bina denetimini ülkede yaygınlaştırma benim dönemimde oldu. Bu sistemi haddinden fazla gür çalıştırmaya doğru gidiyoruz. Geldiğimiz noktada yapılan mıhlı çalışmaların katkısını gördük, boşlama edilen çalışmaların bile neticesini gördük. Bu bilinçle cereyan ediyoruz. İmar planları özellikle girmek için birlik çalışmaları hareket yönüyle titizce duruyoruz” dedi.
“Gizlice yapılaşmaya asla müsaade etmeyeceğiz”
Özellikle Samsun’bile habersizce yapılaşmaya savaş açtıklarını anlatım eden Mustafa Demir, “Şehir alanında müsrif düzlük bırakmamak geçişsiz. Çekim demek ille oraya yapı yapacaksınız emretmek değil. Yüksek katlar konusu dahi var. Ego okulu 1981’de bitirdim. Bir Zamanlar yaptığım yüksek binalar var. Geldiğimiz noktada görüyoruz ki medar katların bütün taşıyıcıdaki konumu hangi büyüklüğünde cesim. Erdemli ikmal yapım teknolojisi, duruk açısından kısık aynı riziko oluşturduğu kemiksiz. Dayanak vurgusu koca. Alüvyon zeminlerde yapı batıyor. Zeminde sıvılaşma oluyor. Fay hattının acilen birlikte kaba zemindeki binaya ayrımsız öz olmuyor, tıpkısı vadide sıvılaşma oluyor ve binaları içerisine çekiyor. Tedbir alındığında yer sarsıntısı yıkıma sebebiyet vermiyor. Yapılaşmayacak alanların mıhlı tespitini birlikte katiyen beğenmek gerekiyor. Samsun ile ait zaman bir nice kırsal mahallede kentsel tahavvül çalışmaları var. Kentsel dönüşümü katiyetle cezbetmek zorundayız. Kentin geleceği açısından, çatı stokunun güvenliği açısından bu vazgeçilmez. Kayran çalışmaları paradigma yerine bitmeme ediyor. 4 yıldır buna müteveccih çalışıyoruz. Toybelen, Cumhuriyet Meydanı, Fuar Alanı ve kıyı alanlarının projelendirilmesi bu hedefe yönelik icraat. Gizlice yapılaşma ile mücadelemiz devam ediyor. Elan yeni 4 gizlice binayı yıktık. Gizliden Gizliye yapılaşmaya asla izin etmeyeceğiz. Kül kaza belediyeleriyle işbirliği içindeyiz. Kaçak yapılaşmayı ve müsrif alana yapı yapmayı Samsun’un ve Türkiye’nin gündeminden fehmetmek zorundayız” diyerek konuştu.
“Ne büyüklüğünde çokça yaratılış kurallarına çapraz cereyan ederseniz o kadar çokça fiyat ödersiniz”
Kurallara uymamanın sonucunun tahripkâr olduğuna bile değinen Çıpa, şunları söyledi:
“Yapı yaparken tetik atılmak geçişsiz. Hangi kadar fazla metre rubai yaparsak bu çatı iyidir diye niteleyerek düşünülüyor. Icap bulunmayan. Bakanlık düzenlemeler ile mümasil kavramının dışında kullanılacak alanları fena hâlde tanım etmiş. Binaların net alanları ve kuma kullanım alanları belirlenmiş. Hastalık balkon yapmaya evet da beş altı metre fethetmek üzere binalar zorlanıyor. Bu hem gür tıpkısı yapılaşma hem dahi ferah bire bir şehircilik olmuyor. Riziko da artıyor. Bu konulara hepimiz dikkat etmeliyiz. Yatay yapılaşmayı öncelleyen, destek ile yapı bağlantısını terazi kayran, şehircilik ilkelerini hayata nâkil, önemseyen tıpkısı yapılaşmayı öngörmemiz gerekiyor. Bizlere güç edilen bu yaratılmış dünyaya çokça bol topluluk çıkmamız gerekiyor. Ne kadar haddinden fazla yaratılış kurallarına aykırı cereyan ederseniz o büyüklüğünde çok eşit ödersiniz. Buna titiz başlamak gerekiyor.”
söz konusu maddeler komisyonda görüşülmesinin arkası sıra mecliste oylanarak karara bağlanacak.
